KRONİK PROSTATİT İYİLEŞTİM!!!

[Ali38]

Arkadaşlar ben 2020 yılının başlarında bu illete yakalandım ve yaklaşık 1 sene kadar bu hastalığın teşhisi konulmadığından, hastalığımın kronik prostatit olup olmadığını bilmiyordum. Şimdi hastalığımın tüm evresini, bu hastalığın hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtığını ve nasıl iyileştiğimi, tüm bu süreci detaylı bir şekilde anlatacağım.

Öncelikle ben hastalık başladığında 23 yaşında, bekar, sigara ve alköl tüketmeyen, düzenli spor yapmayan ve düzenli uykusu olmayan genç ve kısmen sağlıklı (en azından o yaşa kadar herhangi bir cinsel sorunla karşılaşmamış), paraben ve p-phenylenediamine alerjisi hariç herhangi bir kronik hastalığı bulunmayan genç bir bireydim.

Bende yaklaşık 1,5 sene önce aniden sertleşme problemi baş gösterdi. Üstelik o zamana kadar en ufak bir sertleşme problemi yaşamamıştım. Belirli bir süreden sonra geçmeyeceğini anladığımda doktora gittim. Sertleşme problemi haricinde hiçbir şikayetim yoktu. Gittiğim doktor, Lifta (5 mg) yazıp, 1 ay düzenli kullan kontrole gel dedi. Dediği gibi yaptım 1 ay kadar hergün kullandım ve kısmen faydasını gördüm, sertleşme probleminde ciddi faydası vardı fakat yine de eski doğal sertliği gibi değidi ve ilacı bıraktığım an sertleşme problemi yine kendisini gösteriyodu. Doktora tekrar gittiğimde yine 1 ay kullan gel dedi. Bu şekilde gittim geldim. Doktor değiştirsem de fayda etmedi. Dünyanın testini yaptırdım. Penil dopler, testis için ayrı ultrason, kan testleri, idrar tahlilleri... Bütün değerlerim normal çıkıyordu.

Süreç bu şekilde devam ederken penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede hafif ağrımalar başladı. Farklı bir doktora gittiğimde kafana takma, psikolojik vb. şeylerle bir kutu Cipro, sertleşme için de yine bir kutu Lifta veya Cialis yazıp gönderiyolardı. Ama nafile. Semptomlar dahada artıyordu ve farklı doktorlara gitsem de her gittiğim doktor psikolojik deyip yolluyodu. Androlojide olsun Ürolojide olsun gitmediğim doktor kalmadı o dönemde. Bu penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede başlayan ağrıların şiddeti git gide artarken, sonraki süreçte bu ağrının ve sertleşme probleminin üstüne bir de makatta aşırı derecede yanma ve kaşıntı, idrar ve boşalma sonrası peniste yanma, işemede zorlanma, sürekli idrar gelmesi hissi, özellikle büyük abdest sonrası damla damla gelse dahi sürekli olarak idrar yüzünden tuvalete gitmeler baş göstermeye başladı. Artık sorunun kesinlikle prsikolojik olmadığına emindim. Yine sevgili doktorlarımıza gittiğimde ufak bir enfeksiyon denilerek, 1 kutu cipro ve 1 kutu etol sr yazılarak gönderildim. Süreçte sertleşme problemi için de sürekli olarak Lifta veya Cialis kullanıyordum. Süreç bana resmen kafayı yedirtiyodu. Sertleşme problemine mi yanarsın, ağrılara mı yanarsın, yoksa sürekli idrar gelmesine veya idrarda zorlanmaya mı? İnsanın o süreçte penisini kesip atası geliyor resmen.

Daha sonra sürekli olarak internette bu hastalığın ne olduğunu araştırmaya başladım. Psikolojik olmadığına emindim. Yaptığım araştırmaların sonucunda kesin yargıya varmamakla birlikte bu hastalığın kronik prostatit olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yine sevgili doktorlarımıza giderek, bendeki hastalığın kronik prostatit olduğunu söylesemde, kendileri kafana takma, geçer vs. diyerek yine Etol SR, Cipro, sertleşme için de Cialis yazarak gönderdiler. Yahu anlamıyorum koca koca tıp fakültesini bitirmiş insanlarsınız bu hastalığın bir tedavisi var ve bizim gibi sizlerden şifa bekleyen, tamamen sizin yardımınıza muhtaç olan insanlara karşı bu kadar sorumluluğunuz var iken nasıl olur da bu kadar düz kafalı olabilirsiniz. Bu doktorlar kendilerini bu kadar mı geliştirmez. Bakın ben doktor düşmanı bir insan değilim. Hatta bu yazının ilerleyen bölümlerinde isimlerini vereceğim doktorlardan Allah razı olsun. Zaten adını vereceğim doktorlar olmasaydı ben şuanda bu yazının başlığında "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Konuya dönecek olursak, baktım o dönemde gittiğim doktorlardan fayda bulamıyorum alternatif tıp yöntemlerini denersem, faydasının olabileceğini düşündüm. Şu an tamamını hatırlayamasamda yakı otu çayı, brokoli suyu, melisa otu ve karabaş otunun harmanlanarak kaynatılmasıyla oluşan kür vb. yöntemleri denedim. Bu yöntemleri Googleda "Kronik Prostatit Bitkisel Çözüm, İbrahim Saraçoğlu Kronik Prostatit" vs. şeklinde aratarak bulabilirsiniz zaten. Bu yöntemler çok çok ufak da olsa işe yaramıştı. Ancak kesinlikle tedavi edici değiller. Sadece semptomları az biraz hafiflettiklerini söyleyebilirim. Bu yöntemleri de 1 aydan uzun bir süre denedim ama dediğim gibi kesin tedavi olmadıklarını anladığımda bırakarak yine bir arayışa girdim.

Hastalığımın başlamasının üzerinden 1 yıl geçmişti ve ben her geçen gün daha da kötü hissediyordum. Bu konu ile ne kadar alakalı, hastalıkla %100 bağı var mı, emin olmamakla beraber penisimin ucunda hep bir karartı vardı. İdrar yaptıktan veya boşaldıktan sonra peçeteyle silerken de sürekli olarak peçete üzerinde koyu renkli tüye benzer birşeyler oluyordu. Bu tüy benzeri şeyin, prostat içindeki bakteri olabileceği de aklıma gelmedi değil. Ancak halen kesin bir yargıda bulunmuyorum. Sadece bir tahmin.

İlerleyen süreçlerde daha fazla araştırmaya koyuldum. Sonunda bu forumdan ismini öğrendiğim Dr. Levent TÜRK 'ü buldum. Levent Hocanın bu hastalık ile alakalı tedavi yönteminin prostat enjeksiyonu olduğunu öğrendim. Öncelikle penis üzerinden bir örnek ve makattan sıvı örneği alınıyor. Daha sonra eğer peniste bakteri olduğu anlaşılırsa prostatit teşhisi konuluyor. Teşhis sonrası prostat enjeksiyonu tedavisine başlanılıyor. Toplamda 6 seans olmak üzere haftada 1 kere prostat enjeksiyonu tedavisi uygulanıyor. Burada makat ile testis arasında kalan bölgeden iğne yoluyla prostat içerisine antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Ben bu tedaviyi toplamda 7 seans gördüm ve tedavi sürecini sizlere şimdi detaylarıyla anlatıyorum.

Öncelikle gözünüz korkmasın, hiçbir tedavi yöntemi bu hastalığın vermiş olduğu acıdan daha büyük değil. Tedavi sürecinde en çok can yakan şey teşhis için penis içerisinden örnek alınırken yaşadığım acıydı. Bu tek sefere mahsus bir uygulamaydı. Örnek alınıyor ve teşhis 1 hafta içerisinde konuluyor. Teşhis konulduğu an eğer bakteri ve iltihap söz konusuysa hemen tedaviye başlanılıyor. Tamamen acısız bir tedavi yöntemi değil ama teşhis için verilen örnekte çekilen acı kadar da acıtmıyor. Her işlem yaklaşık 1 dakika gibi bir sürede bitiyor ve her seans bitiminde, 4 gün boşalmadan beklenilmek zorunda. Ben ilk iğne sonrası çok büyük bir etki hissettim. Özellikle ilk söylediğim penis ortası ve ucu arasında kalan bölgede yaşadığım ağrıda ciddi azalmalar hissetmiştim. Sertleşmede hafif düzelmeler ve idrarda zorlanmada ufaktan azalmalar hissetmiştim. Keza ikinci ve üçüncü iğnelerde de yine aynı şekilde hastalık semptomlarımda ufak ufak azalmalar hissediyordum. Fakat enteresan bir şekilde dördüncü seans ve sonrasındaki seanslarda bu etkilerin azaldığını hissediyordum. Durumu Levent Hocaya aktardığımda, "zaten normalde tedavinin kesin etkilerinin ilk seanstan aylar sonra hissedildiğini, ilk seans sonrası hissettiğim etkinin bile bir çok hastada olmadığını, zamanla etkilerin yavaş yavaş gerçekleştiğini söylediğinden, zaman içerisinde daha fazla etki görebileceğimi düşünmüştüm. Fakat durum şöyleydi ki her seans bittikten sonra, 4 gün boşalmadan beklemek zorunda olduğunu söylemiştim. Özellikle dördüncü seans sonrasında bu 4 günlük süreçte kendimi iyi hissetsem de boşaldıktan sonra yine ağrılara ve idrar sıkışmalarına maruz kalıyordum. Dördüncü seanstan sonraki tüm seanslar bu şekilde devam etti. 6. seans sonrası yine Levent Hocaya kendimi iyi hissetmediğimi, o an için iyi olsamda dört gün sonra boşalma sonrası yine ağrılarımın devam edeceğini hissettiğimi söylediğimde bana 1 ay sonra kontrole geleceğimde ağrılar ve problemlerin devam etmesi halinde 7. seansı da yapacağımızı söylemişti. Öyle de oldu 1 ay sonra 7. seansa gittim.

Burada bir dipnot gireyim. 6. ve 7. seans arasında evlendim arkadaşlar. Bu bilgi bir çok arkadaş için gereksiz gibi gözükse de, bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan ve çekinen arkadaşlar için yazıyorum bunları. Arkadaşlar korkmayın. Bu hastalık sebebiyle sertleşme probleminiz mi var. O zaman cialis kullanırsınız, lifta kullanırsınız bir şekilde zamanı kurtarırsınız. Kullandığınız halde devam mı ediyor? O zaman 5 mg değil de 10 mg, yetmediği yerde 20 mg kullanırsınız. Ağrılarınız mı var, ağrı kesicinizi atar, sıcak su oturma banyosu yöntemini uygularsınız. Onu da mı yapamıyosunuz, sıcak su torbalarını kasıklarınıza yerleştirirsiniz. Bol su içerek vücuttaki fazla iltihabı atarsınız vs. Arkadaşım bu senin evlenmen için problem değil. Eşiniz hastalığınızı bilirse ve size desteçi olursa, işte o zaman bu hastalığı o kadar rahat atlatırsınız. Bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan arkadaşlar için söylüyorum. "KORKMAYIN"

Velhasıl 7. seansa da girdim. Ama durumlar halen aynıydı. Değişen çok fazla bir şey olmadığını hissediyordum. Ancak burada kesinlikle Levent Hocayı ve tedavi yöntemini eleştirmiyorum. Çünkü ben her ne kadar o dönemde bu tedavinin etkisini minimum düzeyde hissetmiş olsam da yaklaşık 3-4 ay sonra bu forum sayesinde tanıdığım, ve kendisinden tedavi gördüğüm Zafer OYMAN Hocaya tedavi sürecimi detaylı bir şekilde anlattığımda ve kendisine prostat sıvısı örneği verdiğimde, sıvı içerisinde bulunan lökosit seviyelerimden yola çıkarak, Levent Hocanın tedavi yönteminin belirli oranda işe yaradığını, az miktarda da olsa halen iltihabımın bulunduğunu belirtti. Levent TÜRK Hocadan da ve özellikle Zafer OYMAN Hocadan da Allah razı olsun. Levent Hocanın enjeksiyon tedavisi olmasaydı, özellikle Zafer hocanın ilgisi alakası, tedavi yöntemi olmasaydı, bu yazının başlığında size "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Şimdi tedavi sürecimin sonu olan Zafer OYMAN Hoca ve tedavi yöntemlerini anlatıyorum. Zafer Hoca, öncelikle makattan parmakla prostata baskı yaparak, penis içerisinden gelen prostat sıvısının tahlil sonuçlarına ve idrar tahlilinin sonuçlarına göre bir teşhis koyarak tedaviye bu şekilde başlıyor. Özellikle Zafer Hocanın tedavide önemsediği nokta prostat sıvısındaki lökosit miktarını minimuma düşürmek. Benim lökosit miktarım 10-12 arası çıkmıştı. Bu lökosit miktarına göre Zafer Hoca "az miktarda iltihabımın bulunduğunu söyledi, 2 tane antibiyotik yazdı, biri iğneydi ve 5 gün boyunca her gün 1 adet olmak üzere yaptırdım. Diğeri de haptı. Onu da sabah 2 akşam 2 olmak üzere günde 4 tane 2 hafta boyunca kullandım. (Arkadaşlar ilaçların adını malesef hatırlamıyorum.). Zafer Hoca yazdığı bu ilaçların haricinde, kesinlikle ayakları üşütmemem gerektiğini, haftada 2 defa boşalmam gerektiğini, mümkünse sıcak su oturma banyosu yapmamı, mümkün değilse kasıkları sıcak su torbasıyla sıcak tutmamı, acı baharat yemememi, alkol tüketmememi söyledi. Dediği herşeye uymam halinde Allahın izniyle 1 ay içinde bu hastalığı tamamen bitirceğimizi söyledi. Ve aynen de dediği gibi oldu. 1 ay sonunda kontrole gittiğimde prostat sıvımdaki lökosit miktarı 1-2 'ye düşmüştü. Zafer Hoca iltihabın tamamen kuruduğunu söyledi. Ancak ben, Zafer Hocaya penisimin halen aynı bölgesinde eskiye nazaran daha hafiflemiş bir ağrı kaldığını söylediğimde, ağrıların zamanla geçeceğini, merak etmemem gerektiğini söyledi. Ağrılarda her geçen gün biraz daha fazla azalma hissediyorum. Ancak hocaya sertleşme problemimden yine bahsettiğimde kanımdan testeron ölçümü yapıldı. Yaşım itibariyle olması gereken testesteronun yarısı kadar bir değer çıktı. Bu gerçekten çok düşük bir değermiş. Zafer Hoca sağolsun şuan için bir ilaç kullanıyorum. Eğer düzelmezse farklı bir ilaca geçerek bu problemi de aşabileceğimizi söyledi. Arkadaşlar Zafer Hocayla bu son görüşmemiz, şuan size bu yazıyı yazdığımdan tam 1 hafta önceydi. Ve 3 hafta sonrasına yine randevum var. Testeron ve peniste kalan ufak ağrıyla alakalı bir gelişme olursa yine burdan yazarım. Şuan için kendimi çok iyi hissediyorum. Ayrıca idrar sonrası ve boşalma sonrası penisi sildiğimde koyu renkli tüy benzeri o maddeyi bu tedaviden sonra bir kere çok küçük şekilde gördüm. Tedavi sonrası neredeyse tamamen yok oldu diyebilirim. Bu yazıyı bu kadar uzun ve detaylı yazmamın sebebi, ben de hastalığımın prostatit olduğunu, yukarıda ismini verdiğim hocaları, bu forum sayesinde buldum ve bu forum olmasaydı şuan bu hastalığım ile alakalı ne bu kadar detaylı bilgi sahibi olabilirdim, ne de isimleri geçen bu hocaları bulabilirdim. Bu forumu kim kurduysa ve kimler hastalığıyla alakalı birşeyler paylaşarak daha önceden bizleri aydınlattıysa Allah razı olsun. İnşallah benim de bu yazıyı okuyanlardan birilerine bir faydam dokunur. Umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. Şifası olmayan bir hastalık değil. Sadece zor bir hastalık. Ama yenmesi imkansız değil. Allah hepimize şifalar nasip eylesin. Sağlıcakla kalın arkadaşlar.

[Hergele]

Arkadaşlar ben 2020 yılının başlarında bu illete yakalandım ve yaklaşık 1 sene kadar bu hastalığın teşhisi konulmadığından, hastalığımın kronik prostatit olup olmadığını bilmiyordum. Şimdi hastalığımın tüm evresini, bu hastalığın hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtığını ve nasıl iyileştiğimi, tüm bu süreci detaylı bir şekilde anlatacağım.

Öncelikle ben hastalık başladığında 23 yaşında, bekar, sigara ve alköl tüketmeyen, düzenli spor yapmayan ve düzenli uykusu olmayan genç ve kısmen sağlıklı (en azından o yaşa kadar herhangi bir cinsel sorunla karşılaşmamış), paraben ve p-phenylenediamine alerjisi hariç herhangi bir kronik hastalığı bulunmayan genç bir bireydim.

Bende yaklaşık 1,5 sene önce aniden sertleşme problemi baş gösterdi. Üstelik o zamana kadar en ufak bir sertleşme problemi yaşamamıştım. Belirli bir süreden sonra geçmeyeceğini anladığımda doktora gittim. Sertleşme problemi haricinde hiçbir şikayetim yoktu. Gittiğim doktor, Lifta (5 mg) yazıp, 1 ay düzenli kullan kontrole gel dedi. Dediği gibi yaptım 1 ay kadar hergün kullandım ve kısmen faydasını gördüm, sertleşme probleminde ciddi faydası vardı fakat yine de eski doğal sertliği gibi değidi ve ilacı bıraktığım an sertleşme problemi yine kendisini gösteriyodu. Doktora tekrar gittiğimde yine 1 ay kullan gel dedi. Bu şekilde gittim geldim. Doktor değiştirsem de fayda etmedi. Dünyanın testini yaptırdım. Penil dopler, testis için ayrı ultrason, kan testleri, idrar tahlilleri... Bütün değerlerim normal çıkıyordu.

Süreç bu şekilde devam ederken penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede hafif ağrımalar başladı. Farklı bir doktora gittiğimde kafana takma, psikolojik vb. şeylerle bir kutu Cipro, sertleşme için de yine bir kutu Lifta veya Cialis yazıp gönderiyolardı. Ama nafile. Semptomlar dahada artıyordu ve farklı doktorlara gitsem de her gittiğim doktor psikolojik deyip yolluyodu. Androlojide olsun Ürolojide olsun gitmediğim doktor kalmadı o dönemde. Bu penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede başlayan ağrıların şiddeti git gide artarken, sonraki süreçte bu ağrının ve sertleşme probleminin üstüne bir de makatta aşırı derecede yanma ve kaşıntı, idrar ve boşalma sonrası peniste yanma, işemede zorlanma, sürekli idrar gelmesi hissi, özellikle büyük abdest sonrası damla damla gelse dahi sürekli olarak idrar yüzünden tuvalete gitmeler baş göstermeye başladı. Artık sorunun kesinlikle prsikolojik olmadığına emindim. Yine sevgili doktorlarımıza gittiğimde ufak bir enfeksiyon denilerek, 1 kutu cipro ve 1 kutu etol sr yazılarak gönderildim. Süreçte sertleşme problemi için de sürekli olarak Lifta veya Cialis kullanıyordum. Süreç bana resmen kafayı yedirtiyodu. Sertleşme problemine mi yanarsın, ağrılara mı yanarsın, yoksa sürekli idrar gelmesine veya idrarda zorlanmaya mı? İnsanın o süreçte penisini kesip atası geliyor resmen.

Daha sonra sürekli olarak internette bu hastalığın ne olduğunu araştırmaya başladım. Psikolojik olmadığına emindim. Yaptığım araştırmaların sonucunda kesin yargıya varmamakla birlikte bu hastalığın kronik prostatit olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yine sevgili doktorlarımıza giderek, bendeki hastalığın kronik prostatit olduğunu söylesemde, kendileri kafana takma, geçer vs. diyerek yine Etol SR, Cipro, sertleşme için de Cialis yazarak gönderdiler. Yahu anlamıyorum koca koca tıp fakültesini bitirmiş insanlarsınız bu hastalığın bir tedavisi var ve bizim gibi sizlerden şifa bekleyen, tamamen sizin yardımınıza muhtaç olan insanlara karşı bu kadar sorumluluğunuz var iken nasıl olur da bu kadar düz kafalı olabilirsiniz. Bu doktorlar kendilerini bu kadar mı geliştirmez. Bakın ben doktor düşmanı bir insan değilim. Hatta bu yazının ilerleyen bölümlerinde isimlerini vereceğim doktorlardan Allah razı olsun. Zaten adını vereceğim doktorlar olmasaydı ben şuanda bu yazının başlığında "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Konuya dönecek olursak, baktım o dönemde gittiğim doktorlardan fayda bulamıyorum alternatif tıp yöntemlerini denersem, faydasının olabileceğini düşündüm. Şu an tamamını hatırlayamasamda yakı otu çayı, brokoli suyu, melisa otu ve karabaş otunun harmanlanarak kaynatılmasıyla oluşan kür vb. yöntemleri denedim. Bu yöntemleri Googleda "Kronik Prostatit Bitkisel Çözüm, İbrahim Saraçoğlu Kronik Prostatit" vs. şeklinde aratarak bulabilirsiniz zaten. Bu yöntemler çok çok ufak da olsa işe yaramıştı. Ancak kesinlikle tedavi edici değiller. Sadece semptomları az biraz hafiflettiklerini söyleyebilirim. Bu yöntemleri de 1 aydan uzun bir süre denedim ama dediğim gibi kesin tedavi olmadıklarını anladığımda bırakarak yine bir arayışa girdim.

Hastalığımın başlamasının üzerinden 1 yıl geçmişti ve ben her geçen gün daha da kötü hissediyordum. Bu konu ile ne kadar alakalı, hastalıkla %100 bağı var mı, emin olmamakla beraber penisimin ucunda hep bir karartı vardı. İdrar yaptıktan veya boşaldıktan sonra peçeteyle silerken de sürekli olarak peçete üzerinde koyu renkli tüye benzer birşeyler oluyordu. Bu tüy benzeri şeyin, prostat içindeki bakteri olabileceği de aklıma gelmedi değil. Ancak halen kesin bir yargıda bulunmuyorum. Sadece bir tahmin.

İlerleyen süreçlerde daha fazla araştırmaya koyuldum. Sonunda bu forumdan ismini öğrendiğim Dr. Levent TÜRK 'ü buldum. Levent Hocanın bu hastalık ile alakalı tedavi yönteminin prostat enjeksiyonu olduğunu öğrendim. Öncelikle penis üzerinden bir örnek ve makattan sıvı örneği alınıyor. Daha sonra eğer peniste bakteri olduğu anlaşılırsa prostatit teşhisi konuluyor. Teşhis sonrası prostat enjeksiyonu tedavisine başlanılıyor. Toplamda 6 seans olmak üzere haftada 1 kere prostat enjeksiyonu tedavisi uygulanıyor. Burada makat ile testis arasında kalan bölgeden iğne yoluyla prostat içerisine antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Ben bu tedaviyi toplamda 7 seans gördüm ve tedavi sürecini sizlere şimdi detaylarıyla anlatıyorum.

Öncelikle gözünüz korkmasın, hiçbir tedavi yöntemi bu hastalığın vermiş olduğu acıdan daha büyük değil. Tedavi sürecinde en çok can yakan şey teşhis için penis içerisinden örnek alınırken yaşadığım acıydı. Bu tek sefere mahsus bir uygulamaydı. Örnek alınıyor ve teşhis 1 hafta içerisinde konuluyor. Teşhis konulduğu an eğer bakteri ve iltihap söz konusuysa hemen tedaviye başlanılıyor. Tamamen acısız bir tedavi yöntemi değil ama teşhis için verilen örnekte çekilen acı kadar da acıtmıyor. Her işlem yaklaşık 1 dakika gibi bir sürede bitiyor ve her seans bitiminde, 4 gün boşalmadan beklenilmek zorunda. Ben ilk iğne sonrası çok büyük bir etki hissettim. Özellikle ilk söylediğim penis ortası ve ucu arasında kalan bölgede yaşadığım ağrıda ciddi azalmalar hissetmiştim. Sertleşmede hafif düzelmeler ve idrarda zorlanmada ufaktan azalmalar hissetmiştim. Keza ikinci ve üçüncü iğnelerde de yine aynı şekilde hastalık semptomlarımda ufak ufak azalmalar hissediyordum. Fakat enteresan bir şekilde dördüncü seans ve sonrasındaki seanslarda bu etkilerin azaldığını hissediyordum. Durumu Levent Hocaya aktardığımda, "zaten normalde tedavinin kesin etkilerinin ilk seanstan aylar sonra hissedildiğini, ilk seans sonrası hissettiğim etkinin bile bir çok hastada olmadığını, zamanla etkilerin yavaş yavaş gerçekleştiğini söylediğinden, zaman içerisinde daha fazla etki görebileceğimi düşünmüştüm. Fakat durum şöyleydi ki her seans bittikten sonra, 4 gün boşalmadan beklemek zorunda olduğunu söylemiştim. Özellikle dördüncü seans sonrasında bu 4 günlük süreçte kendimi iyi hissetsem de boşaldıktan sonra yine ağrılara ve idrar sıkışmalarına maruz kalıyordum. Dördüncü seanstan sonraki tüm seanslar bu şekilde devam etti. 6. seans sonrası yine Levent Hocaya kendimi iyi hissetmediğimi, o an için iyi olsamda dört gün sonra boşalma sonrası yine ağrılarımın devam edeceğini hissettiğimi söylediğimde bana 1 ay sonra kontrole geleceğimde ağrılar ve problemlerin devam etmesi halinde 7. seansı da yapacağımızı söylemişti. Öyle de oldu 1 ay sonra 7. seansa gittim.

Burada bir dipnot gireyim. 6. ve 7. seans arasında evlendim arkadaşlar. Bu bilgi bir çok arkadaş için gereksiz gibi gözükse de, bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan ve çekinen arkadaşlar için yazıyorum bunları. Arkadaşlar korkmayın. Bu hastalık sebebiyle sertleşme probleminiz mi var. O zaman cialis kullanırsınız, lifta kullanırsınız bir şekilde zamanı kurtarırsınız. Kullandığınız halde devam mı ediyor? O zaman 5 mg değil de 10 mg, yetmediği yerde 20 mg kullanırsınız. Ağrılarınız mı var, ağrı kesicinizi atar, sıcak su oturma banyosu yöntemini uygularsınız. Onu da mı yapamıyosunuz, sıcak su torbalarını kasıklarınıza yerleştirirsiniz. Bol su içerek vücuttaki fazla iltihabı atarsınız vs. Arkadaşım bu senin evlenmen için problem değil. Eşiniz hastalığınızı bilirse ve size desteçi olursa, işte o zaman bu hastalığı o kadar rahat atlatırsınız. Bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan arkadaşlar için söylüyorum. "KORKMAYIN"

Velhasıl 7. seansa da girdim. Ama durumlar halen aynıydı. Değişen çok fazla bir şey olmadığını hissediyordum. Ancak burada kesinlikle Levent Hocayı ve tedavi yöntemini eleştirmiyorum. Çünkü ben her ne kadar o dönemde bu tedavinin etkisini minimum düzeyde hissetmiş olsam da yaklaşık 3-4 ay sonra bu forum sayesinde tanıdığım, ve kendisinden tedavi gördüğüm Zafer OYMAN Hocaya tedavi sürecimi detaylı bir şekilde anlattığımda ve kendisine prostat sıvısı örneği verdiğimde, sıvı içerisinde bulunan lökosit seviyelerimden yola çıkarak, Levent Hocanın tedavi yönteminin belirli oranda işe yaradığını, az miktarda da olsa halen iltihabımın bulunduğunu belirtti. Levent TÜRK Hocadan da ve özellikle Zafer OYMAN Hocadan da Allah razı olsun. Levent Hocanın enjeksiyon tedavisi olmasaydı, özellikle Zafer hocanın ilgisi alakası, tedavi yöntemi olmasaydı, bu yazının başlığında size "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Şimdi tedavi sürecimin sonu olan Zafer OYMAN Hoca ve tedavi yöntemlerini anlatıyorum. Zafer Hoca, öncelikle makattan parmakla prostata baskı yaparak, penis içerisinden gelen prostat sıvısının tahlil sonuçlarına ve idrar tahlilinin sonuçlarına göre bir teşhis koyarak tedaviye bu şekilde başlıyor. Özellikle Zafer Hocanın tedavide önemsediği nokta prostat sıvısındaki lökosit miktarını minimuma düşürmek. Benim lökosit miktarım 10-12 arası çıkmıştı. Bu lökosit miktarına göre Zafer Hoca "az miktarda iltihabımın bulunduğunu söyledi, 2 tane antibiyotik yazdı, biri iğneydi ve 5 gün boyunca her gün 1 adet olmak üzere yaptırdım. Diğeri de haptı. Onu da sabah 2 akşam 2 olmak üzere günde 4 tane 2 hafta boyunca kullandım. (Arkadaşlar ilaçların adını malesef hatırlamıyorum.). Zafer Hoca yazdığı bu ilaçların haricinde, kesinlikle ayakları üşütmemem gerektiğini, haftada 2 defa boşalmam gerektiğini, mümkünse sıcak su oturma banyosu yapmamı, mümkün değilse kasıkları sıcak su torbasıyla sıcak tutmamı, acı baharat yemememi, alkol tüketmememi söyledi. Dediği herşeye uymam halinde Allahın izniyle 1 ay içinde bu hastalığı tamamen bitirceğimizi söyledi. Ve aynen de dediği gibi oldu. 1 ay sonunda kontrole gittiğimde prostat sıvımdaki lökosit miktarı 1-2 'ye düşmüştü. Zafer Hoca iltihabın tamamen kuruduğunu söyledi. Ancak ben, Zafer Hocaya penisimin halen aynı bölgesinde eskiye nazaran daha hafiflemiş bir ağrı kaldığını söylediğimde, ağrıların zamanla geçeceğini, merak etmemem gerektiğini söyledi. Ağrılarda her geçen gün biraz daha fazla azalma hissediyorum. Ancak hocaya sertleşme problemimden yine bahsettiğimde kanımdan testeron ölçümü yapıldı. Yaşım itibariyle olması gereken testesteronun yarısı kadar bir değer çıktı. Bu gerçekten çok düşük bir değermiş. Zafer Hoca sağolsun şuan için bir ilaç kullanıyorum. Eğer düzelmezse farklı bir ilaca geçerek bu problemi de aşabileceğimizi söyledi. Arkadaşlar Zafer Hocayla bu son görüşmemiz, şuan size bu yazıyı yazdığımdan tam 1 hafta önceydi. Ve 3 hafta sonrasına yine randevum var. Testeron ve peniste kalan ufak ağrıyla alakalı bir gelişme olursa yine burdan yazarım. Şuan için kendimi çok iyi hissediyorum. Ayrıca idrar sonrası ve boşalma sonrası penisi sildiğimde koyu renkli tüy benzeri o maddeyi bu tedaviden sonra bir kere çok küçük şekilde gördüm. Tedavi sonrası neredeyse tamamen yok oldu diyebilirim. Bu yazıyı bu kadar uzun ve detaylı yazmamın sebebi, ben de hastalığımın prostatit olduğunu, yukarıda ismini verdiğim hocaları, bu forum sayesinde buldum ve bu forum olmasaydı şuan bu hastalığım ile alakalı ne bu kadar detaylı bilgi sahibi olabilirdim, ne de isimleri geçen bu hocaları bulabilirdim. Bu forumu kim kurduysa ve kimler hastalığıyla alakalı birşeyler paylaşarak daha önceden bizleri aydınlattıysa Allah razı olsun. İnşallah benim de bu yazıyı okuyanlardan birilerine bir faydam dokunur. Umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. Şifası olmayan bir hastalık değil. Sadece zor bir hastalık. Ama yenmesi imkansız değil. Allah hepimize şifalar nasip eylesin. Sağlıcakla kalın arkadaşlar.

Hocam isteksizlik var mı? Ve hastalık başlangıcı nasıl oldu ?

[emre034]

Bende 1-2 lokositim düştüğümde antibiyotiği bıraktırdı, Tekrar herşey başa döndü. Haftalık takipte olmanı öneririm. İlacın kullanım süresi konusunda hiçbir doktor risk almak istemiyor.

[CPPS]

dostum zafer hocanın yaptığı testesteron ölçümü kaç çıktı acaba? banada hormon testi yapmıştı -kendi kanımca çok düşüktü- fakat olması gerekenin biraz altında değip geçiştirmişti de.

[akrepp]

Arkadaşlar ben 2020 yılının başlarında bu illete yakalandım ve yaklaşık 1 sene kadar bu hastalığın teşhisi konulmadığından, hastalığımın kronik prostatit olup olmadığını bilmiyordum. Şimdi hastalığımın tüm evresini, bu hastalığın hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtığını ve nasıl iyileştiğimi, tüm bu süreci detaylı bir şekilde anlatacağım.

Öncelikle ben hastalık başladığında 23 yaşında, bekar, sigara ve alköl tüketmeyen, düzenli spor yapmayan ve düzenli uykusu olmayan genç ve kısmen sağlıklı (en azından o yaşa kadar herhangi bir cinsel sorunla karşılaşmamış), paraben ve p-phenylenediamine alerjisi hariç herhangi bir kronik hastalığı bulunmayan genç bir bireydim.

Bende yaklaşık 1,5 sene önce aniden sertleşme problemi baş gösterdi. Üstelik o zamana kadar en ufak bir sertleşme problemi yaşamamıştım. Belirli bir süreden sonra geçmeyeceğini anladığımda doktora gittim. Sertleşme problemi haricinde hiçbir şikayetim yoktu. Gittiğim doktor, Lifta (5 mg) yazıp, 1 ay düzenli kullan kontrole gel dedi. Dediği gibi yaptım 1 ay kadar hergün kullandım ve kısmen faydasını gördüm, sertleşme probleminde ciddi faydası vardı fakat yine de eski doğal sertliği gibi değidi ve ilacı bıraktığım an sertleşme problemi yine kendisini gösteriyodu. Doktora tekrar gittiğimde yine 1 ay kullan gel dedi. Bu şekilde gittim geldim. Doktor değiştirsem de fayda etmedi. Dünyanın testini yaptırdım. Penil dopler, testis için ayrı ultrason, kan testleri, idrar tahlilleri... Bütün değerlerim normal çıkıyordu.

Süreç bu şekilde devam ederken penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede hafif ağrımalar başladı. Farklı bir doktora gittiğimde kafana takma, psikolojik vb. şeylerle bir kutu Cipro, sertleşme için de yine bir kutu Lifta veya Cialis yazıp gönderiyolardı. Ama nafile. Semptomlar dahada artıyordu ve farklı doktorlara gitsem de her gittiğim doktor psikolojik deyip yolluyodu. Androlojide olsun Ürolojide olsun gitmediğim doktor kalmadı o dönemde. Bu penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede başlayan ağrıların şiddeti git gide artarken, sonraki süreçte bu ağrının ve sertleşme probleminin üstüne bir de makatta aşırı derecede yanma ve kaşıntı, idrar ve boşalma sonrası peniste yanma, işemede zorlanma, sürekli idrar gelmesi hissi, özellikle büyük abdest sonrası damla damla gelse dahi sürekli olarak idrar yüzünden tuvalete gitmeler baş göstermeye başladı. Artık sorunun kesinlikle prsikolojik olmadığına emindim. Yine sevgili doktorlarımıza gittiğimde ufak bir enfeksiyon denilerek, 1 kutu cipro ve 1 kutu etol sr yazılarak gönderildim. Süreçte sertleşme problemi için de sürekli olarak Lifta veya Cialis kullanıyordum. Süreç bana resmen kafayı yedirtiyodu. Sertleşme problemine mi yanarsın, ağrılara mı yanarsın, yoksa sürekli idrar gelmesine veya idrarda zorlanmaya mı? İnsanın o süreçte penisini kesip atası geliyor resmen.

Daha sonra sürekli olarak internette bu hastalığın ne olduğunu araştırmaya başladım. Psikolojik olmadığına emindim. Yaptığım araştırmaların sonucunda kesin yargıya varmamakla birlikte bu hastalığın kronik prostatit olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yine sevgili doktorlarımıza giderek, bendeki hastalığın kronik prostatit olduğunu söylesemde, kendileri kafana takma, geçer vs. diyerek yine Etol SR, Cipro, sertleşme için de Cialis yazarak gönderdiler. Yahu anlamıyorum koca koca tıp fakültesini bitirmiş insanlarsınız bu hastalığın bir tedavisi var ve bizim gibi sizlerden şifa bekleyen, tamamen sizin yardımınıza muhtaç olan insanlara karşı bu kadar sorumluluğunuz var iken nasıl olur da bu kadar düz kafalı olabilirsiniz. Bu doktorlar kendilerini bu kadar mı geliştirmez. Bakın ben doktor düşmanı bir insan değilim. Hatta bu yazının ilerleyen bölümlerinde isimlerini vereceğim doktorlardan Allah razı olsun. Zaten adını vereceğim doktorlar olmasaydı ben şuanda bu yazının başlığında "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Konuya dönecek olursak, baktım o dönemde gittiğim doktorlardan fayda bulamıyorum alternatif tıp yöntemlerini denersem, faydasının olabileceğini düşündüm. Şu an tamamını hatırlayamasamda yakı otu çayı, brokoli suyu, melisa otu ve karabaş otunun harmanlanarak kaynatılmasıyla oluşan kür vb. yöntemleri denedim. Bu yöntemleri Googleda "Kronik Prostatit Bitkisel Çözüm, İbrahim Saraçoğlu Kronik Prostatit" vs. şeklinde aratarak bulabilirsiniz zaten. Bu yöntemler çok çok ufak da olsa işe yaramıştı. Ancak kesinlikle tedavi edici değiller. Sadece semptomları az biraz hafiflettiklerini söyleyebilirim. Bu yöntemleri de 1 aydan uzun bir süre denedim ama dediğim gibi kesin tedavi olmadıklarını anladığımda bırakarak yine bir arayışa girdim.

Hastalığımın başlamasının üzerinden 1 yıl geçmişti ve ben her geçen gün daha da kötü hissediyordum. Bu konu ile ne kadar alakalı, hastalıkla %100 bağı var mı, emin olmamakla beraber penisimin ucunda hep bir karartı vardı. İdrar yaptıktan veya boşaldıktan sonra peçeteyle silerken de sürekli olarak peçete üzerinde koyu renkli tüye benzer birşeyler oluyordu. Bu tüy benzeri şeyin, prostat içindeki bakteri olabileceği de aklıma gelmedi değil. Ancak halen kesin bir yargıda bulunmuyorum. Sadece bir tahmin.

İlerleyen süreçlerde daha fazla araştırmaya koyuldum. Sonunda bu forumdan ismini öğrendiğim Dr. Levent TÜRK 'ü buldum. Levent Hocanın bu hastalık ile alakalı tedavi yönteminin prostat enjeksiyonu olduğunu öğrendim. Öncelikle penis üzerinden bir örnek ve makattan sıvı örneği alınıyor. Daha sonra eğer peniste bakteri olduğu anlaşılırsa prostatit teşhisi konuluyor. Teşhis sonrası prostat enjeksiyonu tedavisine başlanılıyor. Toplamda 6 seans olmak üzere haftada 1 kere prostat enjeksiyonu tedavisi uygulanıyor. Burada makat ile testis arasında kalan bölgeden iğne yoluyla prostat içerisine antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Ben bu tedaviyi toplamda 7 seans gördüm ve tedavi sürecini sizlere şimdi detaylarıyla anlatıyorum.

Öncelikle gözünüz korkmasın, hiçbir tedavi yöntemi bu hastalığın vermiş olduğu acıdan daha büyük değil. Tedavi sürecinde en çok can yakan şey teşhis için penis içerisinden örnek alınırken yaşadığım acıydı. Bu tek sefere mahsus bir uygulamaydı. Örnek alınıyor ve teşhis 1 hafta içerisinde konuluyor. Teşhis konulduğu an eğer bakteri ve iltihap söz konusuysa hemen tedaviye başlanılıyor. Tamamen acısız bir tedavi yöntemi değil ama teşhis için verilen örnekte çekilen acı kadar da acıtmıyor. Her işlem yaklaşık 1 dakika gibi bir sürede bitiyor ve her seans bitiminde, 4 gün boşalmadan beklenilmek zorunda. Ben ilk iğne sonrası çok büyük bir etki hissettim. Özellikle ilk söylediğim penis ortası ve ucu arasında kalan bölgede yaşadığım ağrıda ciddi azalmalar hissetmiştim. Sertleşmede hafif düzelmeler ve idrarda zorlanmada ufaktan azalmalar hissetmiştim. Keza ikinci ve üçüncü iğnelerde de yine aynı şekilde hastalık semptomlarımda ufak ufak azalmalar hissediyordum. Fakat enteresan bir şekilde dördüncü seans ve sonrasındaki seanslarda bu etkilerin azaldığını hissediyordum. Durumu Levent Hocaya aktardığımda, "zaten normalde tedavinin kesin etkilerinin ilk seanstan aylar sonra hissedildiğini, ilk seans sonrası hissettiğim etkinin bile bir çok hastada olmadığını, zamanla etkilerin yavaş yavaş gerçekleştiğini söylediğinden, zaman içerisinde daha fazla etki görebileceğimi düşünmüştüm. Fakat durum şöyleydi ki her seans bittikten sonra, 4 gün boşalmadan beklemek zorunda olduğunu söylemiştim. Özellikle dördüncü seans sonrasında bu 4 günlük süreçte kendimi iyi hissetsem de boşaldıktan sonra yine ağrılara ve idrar sıkışmalarına maruz kalıyordum. Dördüncü seanstan sonraki tüm seanslar bu şekilde devam etti. 6. seans sonrası yine Levent Hocaya kendimi iyi hissetmediğimi, o an için iyi olsamda dört gün sonra boşalma sonrası yine ağrılarımın devam edeceğini hissettiğimi söylediğimde bana 1 ay sonra kontrole geleceğimde ağrılar ve problemlerin devam etmesi halinde 7. seansı da yapacağımızı söylemişti. Öyle de oldu 1 ay sonra 7. seansa gittim.

Burada bir dipnot gireyim. 6. ve 7. seans arasında evlendim arkadaşlar. Bu bilgi bir çok arkadaş için gereksiz gibi gözükse de, bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan ve çekinen arkadaşlar için yazıyorum bunları. Arkadaşlar korkmayın. Bu hastalık sebebiyle sertleşme probleminiz mi var. O zaman cialis kullanırsınız, lifta kullanırsınız bir şekilde zamanı kurtarırsınız. Kullandığınız halde devam mı ediyor? O zaman 5 mg değil de 10 mg, yetmediği yerde 20 mg kullanırsınız. Ağrılarınız mı var, ağrı kesicinizi atar, sıcak su oturma banyosu yöntemini uygularsınız. Onu da mı yapamıyosunuz, sıcak su torbalarını kasıklarınıza yerleştirirsiniz. Bol su içerek vücuttaki fazla iltihabı atarsınız vs. Arkadaşım bu senin evlenmen için problem değil. Eşiniz hastalığınızı bilirse ve size desteçi olursa, işte o zaman bu hastalığı o kadar rahat atlatırsınız. Bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan arkadaşlar için söylüyorum. "KORKMAYIN"

Velhasıl 7. seansa da girdim. Ama durumlar halen aynıydı. Değişen çok fazla bir şey olmadığını hissediyordum. Ancak burada kesinlikle Levent Hocayı ve tedavi yöntemini eleştirmiyorum. Çünkü ben her ne kadar o dönemde bu tedavinin etkisini minimum düzeyde hissetmiş olsam da yaklaşık 3-4 ay sonra bu forum sayesinde tanıdığım, ve kendisinden tedavi gördüğüm Zafer OYMAN Hocaya tedavi sürecimi detaylı bir şekilde anlattığımda ve kendisine prostat sıvısı örneği verdiğimde, sıvı içerisinde bulunan lökosit seviyelerimden yola çıkarak, Levent Hocanın tedavi yönteminin belirli oranda işe yaradığını, az miktarda da olsa halen iltihabımın bulunduğunu belirtti. Levent TÜRK Hocadan da ve özellikle Zafer OYMAN Hocadan da Allah razı olsun. Levent Hocanın enjeksiyon tedavisi olmasaydı, özellikle Zafer hocanın ilgisi alakası, tedavi yöntemi olmasaydı, bu yazının başlığında size "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Şimdi tedavi sürecimin sonu olan Zafer OYMAN Hoca ve tedavi yöntemlerini anlatıyorum. Zafer Hoca, öncelikle makattan parmakla prostata baskı yaparak, penis içerisinden gelen prostat sıvısının tahlil sonuçlarına ve idrar tahlilinin sonuçlarına göre bir teşhis koyarak tedaviye bu şekilde başlıyor. Özellikle Zafer Hocanın tedavide önemsediği nokta prostat sıvısındaki lökosit miktarını minimuma düşürmek. Benim lökosit miktarım 10-12 arası çıkmıştı. Bu lökosit miktarına göre Zafer Hoca "az miktarda iltihabımın bulunduğunu söyledi, 2 tane antibiyotik yazdı, biri iğneydi ve 5 gün boyunca her gün 1 adet olmak üzere yaptırdım. Diğeri de haptı. Onu da sabah 2 akşam 2 olmak üzere günde 4 tane 2 hafta boyunca kullandım. (Arkadaşlar ilaçların adını malesef hatırlamıyorum.). Zafer Hoca yazdığı bu ilaçların haricinde, kesinlikle ayakları üşütmemem gerektiğini, haftada 2 defa boşalmam gerektiğini, mümkünse sıcak su oturma banyosu yapmamı, mümkün değilse kasıkları sıcak su torbasıyla sıcak tutmamı, acı baharat yemememi, alkol tüketmememi söyledi. Dediği herşeye uymam halinde Allahın izniyle 1 ay içinde bu hastalığı tamamen bitirceğimizi söyledi. Ve aynen de dediği gibi oldu. 1 ay sonunda kontrole gittiğimde prostat sıvımdaki lökosit miktarı 1-2 'ye düşmüştü. Zafer Hoca iltihabın tamamen kuruduğunu söyledi. Ancak ben, Zafer Hocaya penisimin halen aynı bölgesinde eskiye nazaran daha hafiflemiş bir ağrı kaldığını söylediğimde, ağrıların zamanla geçeceğini, merak etmemem gerektiğini söyledi. Ağrılarda her geçen gün biraz daha fazla azalma hissediyorum. Ancak hocaya sertleşme problemimden yine bahsettiğimde kanımdan testeron ölçümü yapıldı. Yaşım itibariyle olması gereken testesteronun yarısı kadar bir değer çıktı. Bu gerçekten çok düşük bir değermiş. Zafer Hoca sağolsun şuan için bir ilaç kullanıyorum. Eğer düzelmezse farklı bir ilaca geçerek bu problemi de aşabileceğimizi söyledi. Arkadaşlar Zafer Hocayla bu son görüşmemiz, şuan size bu yazıyı yazdığımdan tam 1 hafta önceydi. Ve 3 hafta sonrasına yine randevum var. Testeron ve peniste kalan ufak ağrıyla alakalı bir gelişme olursa yine burdan yazarım. Şuan için kendimi çok iyi hissediyorum. Ayrıca idrar sonrası ve boşalma sonrası penisi sildiğimde koyu renkli tüy benzeri o maddeyi bu tedaviden sonra bir kere çok küçük şekilde gördüm. Tedavi sonrası neredeyse tamamen yok oldu diyebilirim. Bu yazıyı bu kadar uzun ve detaylı yazmamın sebebi, ben de hastalığımın prostatit olduğunu, yukarıda ismini verdiğim hocaları, bu forum sayesinde buldum ve bu forum olmasaydı şuan bu hastalığım ile alakalı ne bu kadar detaylı bilgi sahibi olabilirdim, ne de isimleri geçen bu hocaları bulabilirdim. Bu forumu kim kurduysa ve kimler hastalığıyla alakalı birşeyler paylaşarak daha önceden bizleri aydınlattıysa Allah razı olsun. İnşallah benim de bu yazıyı okuyanlardan birilerine bir faydam dokunur. Umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. Şifası olmayan bir hastalık değil. Sadece zor bir hastalık. Ama yenmesi imkansız değil. Allah hepimize şifalar nasip eylesin. Sağlıcakla kalın arkadaşlar.

Tedavi seans ücreti nedir. Her seans için mi genel Bi ücreti ödediniz??

[kadir]

Arkadaşlar ben 2020 yılının başlarında bu illete yakalandım ve yaklaşık 1 sene kadar bu hastalığın teşhisi konulmadığından, hastalığımın kronik prostatit olup olmadığını bilmiyordum. Şimdi hastalığımın tüm evresini, bu hastalığın hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtığını ve nasıl iyileştiğimi, tüm bu süreci detaylı bir şekilde anlatacağım.

Öncelikle ben hastalık başladığında 23 yaşında, bekar, sigara ve alköl tüketmeyen, düzenli spor yapmayan ve düzenli uykusu olmayan genç ve kısmen sağlıklı (en azından o yaşa kadar herhangi bir cinsel sorunla karşılaşmamış), paraben ve p-phenylenediamine alerjisi hariç herhangi bir kronik hastalığı bulunmayan genç bir bireydim.

Bende yaklaşık 1,5 sene önce aniden sertleşme problemi baş gösterdi. Üstelik o zamana kadar en ufak bir sertleşme problemi yaşamamıştım. Belirli bir süreden sonra geçmeyeceğini anladığımda doktora gittim. Sertleşme problemi haricinde hiçbir şikayetim yoktu. Gittiğim doktor, Lifta (5 mg) yazıp, 1 ay düzenli kullan kontrole gel dedi. Dediği gibi yaptım 1 ay kadar hergün kullandım ve kısmen faydasını gördüm, sertleşme probleminde ciddi faydası vardı fakat yine de eski doğal sertliği gibi değidi ve ilacı bıraktığım an sertleşme problemi yine kendisini gösteriyodu. Doktora tekrar gittiğimde yine 1 ay kullan gel dedi. Bu şekilde gittim geldim. Doktor değiştirsem de fayda etmedi. Dünyanın testini yaptırdım. Penil dopler, testis için ayrı ultrason, kan testleri, idrar tahlilleri... Bütün değerlerim normal çıkıyordu.

Süreç bu şekilde devam ederken penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede hafif ağrımalar başladı. Farklı bir doktora gittiğimde kafana takma, psikolojik vb. şeylerle bir kutu Cipro, sertleşme için de yine bir kutu Lifta veya Cialis yazıp gönderiyolardı. Ama nafile. Semptomlar dahada artıyordu ve farklı doktorlara gitsem de her gittiğim doktor psikolojik deyip yolluyodu. Androlojide olsun Ürolojide olsun gitmediğim doktor kalmadı o dönemde. Bu penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede başlayan ağrıların şiddeti git gide artarken, sonraki süreçte bu ağrının ve sertleşme probleminin üstüne bir de makatta aşırı derecede yanma ve kaşıntı, idrar ve boşalma sonrası peniste yanma, işemede zorlanma, sürekli idrar gelmesi hissi, özellikle büyük abdest sonrası damla damla gelse dahi sürekli olarak idrar yüzünden tuvalete gitmeler baş göstermeye başladı. Artık sorunun kesinlikle prsikolojik olmadığına emindim. Yine sevgili doktorlarımıza gittiğimde ufak bir enfeksiyon denilerek, 1 kutu cipro ve 1 kutu etol sr yazılarak gönderildim. Süreçte sertleşme problemi için de sürekli olarak Lifta veya Cialis kullanıyordum. Süreç bana resmen kafayı yedirtiyodu. Sertleşme problemine mi yanarsın, ağrılara mı yanarsın, yoksa sürekli idrar gelmesine veya idrarda zorlanmaya mı? İnsanın o süreçte penisini kesip atası geliyor resmen.

Daha sonra sürekli olarak internette bu hastalığın ne olduğunu araştırmaya başladım. Psikolojik olmadığına emindim. Yaptığım araştırmaların sonucunda kesin yargıya varmamakla birlikte bu hastalığın kronik prostatit olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yine sevgili doktorlarımıza giderek, bendeki hastalığın kronik prostatit olduğunu söylesemde, kendileri kafana takma, geçer vs. diyerek yine Etol SR, Cipro, sertleşme için de Cialis yazarak gönderdiler. Yahu anlamıyorum koca koca tıp fakültesini bitirmiş insanlarsınız bu hastalığın bir tedavisi var ve bizim gibi sizlerden şifa bekleyen, tamamen sizin yardımınıza muhtaç olan insanlara karşı bu kadar sorumluluğunuz var iken nasıl olur da bu kadar düz kafalı olabilirsiniz. Bu doktorlar kendilerini bu kadar mı geliştirmez. Bakın ben doktor düşmanı bir insan değilim. Hatta bu yazının ilerleyen bölümlerinde isimlerini vereceğim doktorlardan Allah razı olsun. Zaten adını vereceğim doktorlar olmasaydı ben şuanda bu yazının başlığında "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Konuya dönecek olursak, baktım o dönemde gittiğim doktorlardan fayda bulamıyorum alternatif tıp yöntemlerini denersem, faydasının olabileceğini düşündüm. Şu an tamamını hatırlayamasamda yakı otu çayı, brokoli suyu, melisa otu ve karabaş otunun harmanlanarak kaynatılmasıyla oluşan kür vb. yöntemleri denedim. Bu yöntemleri Googleda "Kronik Prostatit Bitkisel Çözüm, İbrahim Saraçoğlu Kronik Prostatit" vs. şeklinde aratarak bulabilirsiniz zaten. Bu yöntemler çok çok ufak da olsa işe yaramıştı. Ancak kesinlikle tedavi edici değiller. Sadece semptomları az biraz hafiflettiklerini söyleyebilirim. Bu yöntemleri de 1 aydan uzun bir süre denedim ama dediğim gibi kesin tedavi olmadıklarını anladığımda bırakarak yine bir arayışa girdim.

Hastalığımın başlamasının üzerinden 1 yıl geçmişti ve ben her geçen gün daha da kötü hissediyordum. Bu konu ile ne kadar alakalı, hastalıkla %100 bağı var mı, emin olmamakla beraber penisimin ucunda hep bir karartı vardı. İdrar yaptıktan veya boşaldıktan sonra peçeteyle silerken de sürekli olarak peçete üzerinde koyu renkli tüye benzer birşeyler oluyordu. Bu tüy benzeri şeyin, prostat içindeki bakteri olabileceği de aklıma gelmedi değil. Ancak halen kesin bir yargıda bulunmuyorum. Sadece bir tahmin.

İlerleyen süreçlerde daha fazla araştırmaya koyuldum. Sonunda bu forumdan ismini öğrendiğim Dr. Levent TÜRK 'ü buldum. Levent Hocanın bu hastalık ile alakalı tedavi yönteminin prostat enjeksiyonu olduğunu öğrendim. Öncelikle penis üzerinden bir örnek ve makattan sıvı örneği alınıyor. Daha sonra eğer peniste bakteri olduğu anlaşılırsa prostatit teşhisi konuluyor. Teşhis sonrası prostat enjeksiyonu tedavisine başlanılıyor. Toplamda 6 seans olmak üzere haftada 1 kere prostat enjeksiyonu tedavisi uygulanıyor. Burada makat ile testis arasında kalan bölgeden iğne yoluyla prostat içerisine antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Ben bu tedaviyi toplamda 7 seans gördüm ve tedavi sürecini sizlere şimdi detaylarıyla anlatıyorum.

Öncelikle gözünüz korkmasın, hiçbir tedavi yöntemi bu hastalığın vermiş olduğu acıdan daha büyük değil. Tedavi sürecinde en çok can yakan şey teşhis için penis içerisinden örnek alınırken yaşadığım acıydı. Bu tek sefere mahsus bir uygulamaydı. Örnek alınıyor ve teşhis 1 hafta içerisinde konuluyor. Teşhis konulduğu an eğer bakteri ve iltihap söz konusuysa hemen tedaviye başlanılıyor. Tamamen acısız bir tedavi yöntemi değil ama teşhis için verilen örnekte çekilen acı kadar da acıtmıyor. Her işlem yaklaşık 1 dakika gibi bir sürede bitiyor ve her seans bitiminde, 4 gün boşalmadan beklenilmek zorunda. Ben ilk iğne sonrası çok büyük bir etki hissettim. Özellikle ilk söylediğim penis ortası ve ucu arasında kalan bölgede yaşadığım ağrıda ciddi azalmalar hissetmiştim. Sertleşmede hafif düzelmeler ve idrarda zorlanmada ufaktan azalmalar hissetmiştim. Keza ikinci ve üçüncü iğnelerde de yine aynı şekilde hastalık semptomlarımda ufak ufak azalmalar hissediyordum. Fakat enteresan bir şekilde dördüncü seans ve sonrasındaki seanslarda bu etkilerin azaldığını hissediyordum. Durumu Levent Hocaya aktardığımda, "zaten normalde tedavinin kesin etkilerinin ilk seanstan aylar sonra hissedildiğini, ilk seans sonrası hissettiğim etkinin bile bir çok hastada olmadığını, zamanla etkilerin yavaş yavaş gerçekleştiğini söylediğinden, zaman içerisinde daha fazla etki görebileceğimi düşünmüştüm. Fakat durum şöyleydi ki her seans bittikten sonra, 4 gün boşalmadan beklemek zorunda olduğunu söylemiştim. Özellikle dördüncü seans sonrasında bu 4 günlük süreçte kendimi iyi hissetsem de boşaldıktan sonra yine ağrılara ve idrar sıkışmalarına maruz kalıyordum. Dördüncü seanstan sonraki tüm seanslar bu şekilde devam etti. 6. seans sonrası yine Levent Hocaya kendimi iyi hissetmediğimi, o an için iyi olsamda dört gün sonra boşalma sonrası yine ağrılarımın devam edeceğini hissettiğimi söylediğimde bana 1 ay sonra kontrole geleceğimde ağrılar ve problemlerin devam etmesi halinde 7. seansı da yapacağımızı söylemişti. Öyle de oldu 1 ay sonra 7. seansa gittim.

Burada bir dipnot gireyim. 6. ve 7. seans arasında evlendim arkadaşlar. Bu bilgi bir çok arkadaş için gereksiz gibi gözükse de, bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan ve çekinen arkadaşlar için yazıyorum bunları. Arkadaşlar korkmayın. Bu hastalık sebebiyle sertleşme probleminiz mi var. O zaman cialis kullanırsınız, lifta kullanırsınız bir şekilde zamanı kurtarırsınız. Kullandığınız halde devam mı ediyor? O zaman 5 mg değil de 10 mg, yetmediği yerde 20 mg kullanırsınız. Ağrılarınız mı var, ağrı kesicinizi atar, sıcak su oturma banyosu yöntemini uygularsınız. Onu da mı yapamıyosunuz, sıcak su torbalarını kasıklarınıza yerleştirirsiniz. Bol su içerek vücuttaki fazla iltihabı atarsınız vs. Arkadaşım bu senin evlenmen için problem değil. Eşiniz hastalığınızı bilirse ve size desteçi olursa, işte o zaman bu hastalığı o kadar rahat atlatırsınız. Bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan arkadaşlar için söylüyorum. "KORKMAYIN"

Velhasıl 7. seansa da girdim. Ama durumlar halen aynıydı. Değişen çok fazla bir şey olmadığını hissediyordum. Ancak burada kesinlikle Levent Hocayı ve tedavi yöntemini eleştirmiyorum. Çünkü ben her ne kadar o dönemde bu tedavinin etkisini minimum düzeyde hissetmiş olsam da yaklaşık 3-4 ay sonra bu forum sayesinde tanıdığım, ve kendisinden tedavi gördüğüm Zafer OYMAN Hocaya tedavi sürecimi detaylı bir şekilde anlattığımda ve kendisine prostat sıvısı örneği verdiğimde, sıvı içerisinde bulunan lökosit seviyelerimden yola çıkarak, Levent Hocanın tedavi yönteminin belirli oranda işe yaradığını, az miktarda da olsa halen iltihabımın bulunduğunu belirtti. Levent TÜRK Hocadan da ve özellikle Zafer OYMAN Hocadan da Allah razı olsun. Levent Hocanın enjeksiyon tedavisi olmasaydı, özellikle Zafer hocanın ilgisi alakası, tedavi yöntemi olmasaydı, bu yazının başlığında size "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Şimdi tedavi sürecimin sonu olan Zafer OYMAN Hoca ve tedavi yöntemlerini anlatıyorum. Zafer Hoca, öncelikle makattan parmakla prostata baskı yaparak, penis içerisinden gelen prostat sıvısının tahlil sonuçlarına ve idrar tahlilinin sonuçlarına göre bir teşhis koyarak tedaviye bu şekilde başlıyor. Özellikle Zafer Hocanın tedavide önemsediği nokta prostat sıvısındaki lökosit miktarını minimuma düşürmek. Benim lökosit miktarım 10-12 arası çıkmıştı. Bu lökosit miktarına göre Zafer Hoca "az miktarda iltihabımın bulunduğunu söyledi, 2 tane antibiyotik yazdı, biri iğneydi ve 5 gün boyunca her gün 1 adet olmak üzere yaptırdım. Diğeri de haptı. Onu da sabah 2 akşam 2 olmak üzere günde 4 tane 2 hafta boyunca kullandım. (Arkadaşlar ilaçların adını malesef hatırlamıyorum.). Zafer Hoca yazdığı bu ilaçların haricinde, kesinlikle ayakları üşütmemem gerektiğini, haftada 2 defa boşalmam gerektiğini, mümkünse sıcak su oturma banyosu yapmamı, mümkün değilse kasıkları sıcak su torbasıyla sıcak tutmamı, acı baharat yemememi, alkol tüketmememi söyledi. Dediği herşeye uymam halinde Allahın izniyle 1 ay içinde bu hastalığı tamamen bitirceğimizi söyledi. Ve aynen de dediği gibi oldu. 1 ay sonunda kontrole gittiğimde prostat sıvımdaki lökosit miktarı 1-2 'ye düşmüştü. Zafer Hoca iltihabın tamamen kuruduğunu söyledi. Ancak ben, Zafer Hocaya penisimin halen aynı bölgesinde eskiye nazaran daha hafiflemiş bir ağrı kaldığını söylediğimde, ağrıların zamanla geçeceğini, merak etmemem gerektiğini söyledi. Ağrılarda her geçen gün biraz daha fazla azalma hissediyorum. Ancak hocaya sertleşme problemimden yine bahsettiğimde kanımdan testeron ölçümü yapıldı. Yaşım itibariyle olması gereken testesteronun yarısı kadar bir değer çıktı. Bu gerçekten çok düşük bir değermiş. Zafer Hoca sağolsun şuan için bir ilaç kullanıyorum. Eğer düzelmezse farklı bir ilaca geçerek bu problemi de aşabileceğimizi söyledi. Arkadaşlar Zafer Hocayla bu son görüşmemiz, şuan size bu yazıyı yazdığımdan tam 1 hafta önceydi. Ve 3 hafta sonrasına yine randevum var. Testeron ve peniste kalan ufak ağrıyla alakalı bir gelişme olursa yine burdan yazarım. Şuan için kendimi çok iyi hissediyorum. Ayrıca idrar sonrası ve boşalma sonrası penisi sildiğimde koyu renkli tüy benzeri o maddeyi bu tedaviden sonra bir kere çok küçük şekilde gördüm. Tedavi sonrası neredeyse tamamen yok oldu diyebilirim. Bu yazıyı bu kadar uzun ve detaylı yazmamın sebebi, ben de hastalığımın prostatit olduğunu, yukarıda ismini verdiğim hocaları, bu forum sayesinde buldum ve bu forum olmasaydı şuan bu hastalığım ile alakalı ne bu kadar detaylı bilgi sahibi olabilirdim, ne de isimleri geçen bu hocaları bulabilirdim. Bu forumu kim kurduysa ve kimler hastalığıyla alakalı birşeyler paylaşarak daha önceden bizleri aydınlattıysa Allah razı olsun. İnşallah benim de bu yazıyı okuyanlardan birilerine bir faydam dokunur. Umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. Şifası olmayan bir hastalık değil. Sadece zor bir hastalık. Ama yenmesi imkansız değil. Allah hepimize şifalar nasip eylesin. Sağlıcakla kalın arkadaşlar.

Geçmiş olsun kardeşim...yeni üye olmuşsunuz ama sorulara cvp verirseniz memnun oluruz.

[eserben]

Levent türkten sonrasını okumadım

[bb544]

Levent türkten sonrasını okumadım

Bende

[Ali38]

Hocam isteksizlik var mı? Ve hastalık başlangıcı nasıl oldu ?[/quote]

İsteksizlik halen var. Ama eskiye göre yukarida yazdigim ilaçlari kullandiğimda sertleşme halen oluyo. Ve hastalik başlangici aniden sertleşmeyi kaybetmemle başladı.

[Ali38]

Levent Hocada tedavi ucretleri şu şekildeydi. Önce 1.500 TL teşhis için yaptiği işlemde alındı. Daha sonra her seans 850 TL şeklinde. Zafer Hoca da muayene + prostat sivisi testi 600-700 TL gibi bi ücret çıkıyor.

[Ali38]

dostum zafer hocanın yaptığı testesteron ölçümü kaç çıktı acaba? banada hormon testi yapmıştı -kendi kanımca çok düşüktü- fakat olması gerekenin biraz altında değip geçiştirmişti de.

Testesteron ölçümü sonrası telefonla bilgi aldığım için rapor elimde degildi. Ancak minimum 10.500 olmasi gereken değer 800 gibi bir deger cikti. Suan hedef bu degerin 18.000 civari olmasi.

[Ali38]

Bende 1-2 lokositim düştüğümde antibiyotiği bıraktırdı, Tekrar herşey başa döndü. Haftalık takipte olmanı öneririm. İlacın kullanım süresi konusunda hiçbir doktor risk almak istemiyor.

Teşekkü ederim hocam. Önerileriniz için sağolun.

[Valeri]

Bende 1-2 lokositim düştüğümde antibiyotiği bıraktırdı, Tekrar herşey başa döndü. Haftalık takipte olmanı öneririm. İlacın kullanım süresi konusunda hiçbir doktor risk almak istemiyor.

Teşekkü ederim hocam. Önerileriniz için sağolun.

İğnenin yanına klindan mi vermişti ?

[Ali38]

Bende 1-2 lokositim düştüğümde antibiyotiği bıraktırdı, Tekrar herşey başa döndü. Haftalık takipte olmanı öneririm. İlacın kullanım süresi konusunda hiçbir doktor risk almak istemiyor.

Teşekkü ederim hocam. Önerileriniz için sağolun.

İğnenin yanına klindan mi vermişti ?

Aynen hocam klindan olarak hatirliyorum

[Valeri]

Teşekkü ederim hocam. Önerileriniz için sağolun.

İğnenin yanına klindan mi vermişti ?

Aynen hocam klindan olarak hatirliyorum

Peki igne bittikten sonra mi kullandiniz

[Ali38]

İğnenin yanına klindan mi vermişti ?

Aynen hocam klindan olarak hatirliyorum

Peki igne bittikten sonra mi kullandiniz

Yok hocam ayni anda kullandim

[Eskihasta]

dostum zafer hocanın yaptığı testesteron ölçümü kaç çıktı acaba? banada hormon testi yapmıştı -kendi kanımca çok düşüktü- fakat olması gerekenin biraz altında değip geçiştirmişti de.

Testesteron ölçümü sonrası telefonla bilgi aldığım için rapor elimde degildi. Ancak minimum 10.500 olmasi gereken değer 800 gibi bir deger cikti. Suan hedef bu degerin 18.000 civari olmasi.

Diğer hormonlarına baktırmani tavsiye ederim hipofiz bezi ile ilgili bir sorun yaşıyor olabilirsin ve testosteron sorunu yaşıyorsan endokrin doktoruna görünmen senin için daha iyi olcaktir

[Serkan]

Bir çok doktor makale prosttitin asla iyilesemeyecegini yazıyor. Böyle bir baslik görmek beni cok mutlu etti. Umarım bizde sagligimiza kavuşuruz.

[Hakan123]

İnşallah kardeşim ama nedense iyileşmiyoruz işte cok zor bir hastalık

[jamiryo]

Bir çok doktor makale prosttitin asla iyilesemeyecegini yazıyor. Böyle bir baslik görmek beni cok mutlu etti. Umarım bizde sagligimiza kavuşuruz.

İnşallah elbet bir gün iyileşicez ama bu sırada hayatı kaçırıyormuş hissine kapılıyorum. Hiçbiryere çıkasım hiçbir iş yapasım gelmiyor semptomlar arttıkça. Psikolojik olarak epey zor.

[BruceLee]

Bir çok doktor makale prosttitin asla iyilesemeyecegini yazıyor. Böyle bir baslik görmek beni cok mutlu etti. Umarım bizde sagligimiza kavuşuruz.

İyileşmez diyen doktorlar diplomayı atsın ve işi de buraksın, okumuş cahiller....

[efervesan]

Levent Türk yeni hikaye ve kahramanlarla kendi reklamını yapıyor

[Hergele]

İnşallah kardeşim ama nedense iyileşmiyoruz işte cok zor bir hastalık

Uzun süre takipli tedavi oldun mu sen ağabey 2 şer kutu aralıklı filan kullandıysan zaten tedavi olman zor

[BruceLee]

Arkadaşlar ben 2020 yılının başlarında bu illete yakalandım ve yaklaşık 1 sene kadar bu hastalığın teşhisi konulmadığından, hastalığımın kronik prostatit olup olmadığını bilmiyordum. Şimdi hastalığımın tüm evresini, bu hastalığın hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtığını ve nasıl iyileştiğimi, tüm bu süreci detaylı bir şekilde anlatacağım.

Öncelikle ben hastalık başladığında 23 yaşında, bekar, sigara ve alköl tüketmeyen, düzenli spor yapmayan ve düzenli uykusu olmayan genç ve kısmen sağlıklı (en azından o yaşa kadar herhangi bir cinsel sorunla karşılaşmamış), paraben ve p-phenylenediamine alerjisi hariç herhangi bir kronik hastalığı bulunmayan genç bir bireydim.

Bende yaklaşık 1,5 sene önce aniden sertleşme problemi baş gösterdi. Üstelik o zamana kadar en ufak bir sertleşme problemi yaşamamıştım. Belirli bir süreden sonra geçmeyeceğini anladığımda doktora gittim. Sertleşme problemi haricinde hiçbir şikayetim yoktu. Gittiğim doktor, Lifta (5 mg) yazıp, 1 ay düzenli kullan kontrole gel dedi. Dediği gibi yaptım 1 ay kadar hergün kullandım ve kısmen faydasını gördüm, sertleşme probleminde ciddi faydası vardı fakat yine de eski doğal sertliği gibi değidi ve ilacı bıraktığım an sertleşme problemi yine kendisini gösteriyodu. Doktora tekrar gittiğimde yine 1 ay kullan gel dedi. Bu şekilde gittim geldim. Doktor değiştirsem de fayda etmedi. Dünyanın testini yaptırdım. Penil dopler, testis için ayrı ultrason, kan testleri, idrar tahlilleri... Bütün değerlerim normal çıkıyordu.

Süreç bu şekilde devam ederken penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede hafif ağrımalar başladı. Farklı bir doktora gittiğimde kafana takma, psikolojik vb. şeylerle bir kutu Cipro, sertleşme için de yine bir kutu Lifta veya Cialis yazıp gönderiyolardı. Ama nafile. Semptomlar dahada artıyordu ve farklı doktorlara gitsem de her gittiğim doktor psikolojik deyip yolluyodu. Androlojide olsun Ürolojide olsun gitmediğim doktor kalmadı o dönemde. Bu penisin ortası ile ucu arasındaki bölgede başlayan ağrıların şiddeti git gide artarken, sonraki süreçte bu ağrının ve sertleşme probleminin üstüne bir de makatta aşırı derecede yanma ve kaşıntı, idrar ve boşalma sonrası peniste yanma, işemede zorlanma, sürekli idrar gelmesi hissi, özellikle büyük abdest sonrası damla damla gelse dahi sürekli olarak idrar yüzünden tuvalete gitmeler baş göstermeye başladı. Artık sorunun kesinlikle prsikolojik olmadığına emindim. Yine sevgili doktorlarımıza gittiğimde ufak bir enfeksiyon denilerek, 1 kutu cipro ve 1 kutu etol sr yazılarak gönderildim. Süreçte sertleşme problemi için de sürekli olarak Lifta veya Cialis kullanıyordum. Süreç bana resmen kafayı yedirtiyodu. Sertleşme problemine mi yanarsın, ağrılara mı yanarsın, yoksa sürekli idrar gelmesine veya idrarda zorlanmaya mı? İnsanın o süreçte penisini kesip atası geliyor resmen.

Daha sonra sürekli olarak internette bu hastalığın ne olduğunu araştırmaya başladım. Psikolojik olmadığına emindim. Yaptığım araştırmaların sonucunda kesin yargıya varmamakla birlikte bu hastalığın kronik prostatit olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yine sevgili doktorlarımıza giderek, bendeki hastalığın kronik prostatit olduğunu söylesemde, kendileri kafana takma, geçer vs. diyerek yine Etol SR, Cipro, sertleşme için de Cialis yazarak gönderdiler. Yahu anlamıyorum koca koca tıp fakültesini bitirmiş insanlarsınız bu hastalığın bir tedavisi var ve bizim gibi sizlerden şifa bekleyen, tamamen sizin yardımınıza muhtaç olan insanlara karşı bu kadar sorumluluğunuz var iken nasıl olur da bu kadar düz kafalı olabilirsiniz. Bu doktorlar kendilerini bu kadar mı geliştirmez. Bakın ben doktor düşmanı bir insan değilim. Hatta bu yazının ilerleyen bölümlerinde isimlerini vereceğim doktorlardan Allah razı olsun. Zaten adını vereceğim doktorlar olmasaydı ben şuanda bu yazının başlığında "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Konuya dönecek olursak, baktım o dönemde gittiğim doktorlardan fayda bulamıyorum alternatif tıp yöntemlerini denersem, faydasının olabileceğini düşündüm. Şu an tamamını hatırlayamasamda yakı otu çayı, brokoli suyu, melisa otu ve karabaş otunun harmanlanarak kaynatılmasıyla oluşan kür vb. yöntemleri denedim. Bu yöntemleri Googleda "Kronik Prostatit Bitkisel Çözüm, İbrahim Saraçoğlu Kronik Prostatit" vs. şeklinde aratarak bulabilirsiniz zaten. Bu yöntemler çok çok ufak da olsa işe yaramıştı. Ancak kesinlikle tedavi edici değiller. Sadece semptomları az biraz hafiflettiklerini söyleyebilirim. Bu yöntemleri de 1 aydan uzun bir süre denedim ama dediğim gibi kesin tedavi olmadıklarını anladığımda bırakarak yine bir arayışa girdim.

Hastalığımın başlamasının üzerinden 1 yıl geçmişti ve ben her geçen gün daha da kötü hissediyordum. Bu konu ile ne kadar alakalı, hastalıkla %100 bağı var mı, emin olmamakla beraber penisimin ucunda hep bir karartı vardı. İdrar yaptıktan veya boşaldıktan sonra peçeteyle silerken de sürekli olarak peçete üzerinde koyu renkli tüye benzer birşeyler oluyordu. Bu tüy benzeri şeyin, prostat içindeki bakteri olabileceği de aklıma gelmedi değil. Ancak halen kesin bir yargıda bulunmuyorum. Sadece bir tahmin.

İlerleyen süreçlerde daha fazla araştırmaya koyuldum. Sonunda bu forumdan ismini öğrendiğim Dr. Levent TÜRK 'ü buldum. Levent Hocanın bu hastalık ile alakalı tedavi yönteminin prostat enjeksiyonu olduğunu öğrendim. Öncelikle penis üzerinden bir örnek ve makattan sıvı örneği alınıyor. Daha sonra eğer peniste bakteri olduğu anlaşılırsa prostatit teşhisi konuluyor. Teşhis sonrası prostat enjeksiyonu tedavisine başlanılıyor. Toplamda 6 seans olmak üzere haftada 1 kere prostat enjeksiyonu tedavisi uygulanıyor. Burada makat ile testis arasında kalan bölgeden iğne yoluyla prostat içerisine antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Ben bu tedaviyi toplamda 7 seans gördüm ve tedavi sürecini sizlere şimdi detaylarıyla anlatıyorum.

Öncelikle gözünüz korkmasın, hiçbir tedavi yöntemi bu hastalığın vermiş olduğu acıdan daha büyük değil. Tedavi sürecinde en çok can yakan şey teşhis için penis içerisinden örnek alınırken yaşadığım acıydı. Bu tek sefere mahsus bir uygulamaydı. Örnek alınıyor ve teşhis 1 hafta içerisinde konuluyor. Teşhis konulduğu an eğer bakteri ve iltihap söz konusuysa hemen tedaviye başlanılıyor. Tamamen acısız bir tedavi yöntemi değil ama teşhis için verilen örnekte çekilen acı kadar da acıtmıyor. Her işlem yaklaşık 1 dakika gibi bir sürede bitiyor ve her seans bitiminde, 4 gün boşalmadan beklenilmek zorunda. Ben ilk iğne sonrası çok büyük bir etki hissettim. Özellikle ilk söylediğim penis ortası ve ucu arasında kalan bölgede yaşadığım ağrıda ciddi azalmalar hissetmiştim. Sertleşmede hafif düzelmeler ve idrarda zorlanmada ufaktan azalmalar hissetmiştim. Keza ikinci ve üçüncü iğnelerde de yine aynı şekilde hastalık semptomlarımda ufak ufak azalmalar hissediyordum. Fakat enteresan bir şekilde dördüncü seans ve sonrasındaki seanslarda bu etkilerin azaldığını hissediyordum. Durumu Levent Hocaya aktardığımda, "zaten normalde tedavinin kesin etkilerinin ilk seanstan aylar sonra hissedildiğini, ilk seans sonrası hissettiğim etkinin bile bir çok hastada olmadığını, zamanla etkilerin yavaş yavaş gerçekleştiğini söylediğinden, zaman içerisinde daha fazla etki görebileceğimi düşünmüştüm. Fakat durum şöyleydi ki her seans bittikten sonra, 4 gün boşalmadan beklemek zorunda olduğunu söylemiştim. Özellikle dördüncü seans sonrasında bu 4 günlük süreçte kendimi iyi hissetsem de boşaldıktan sonra yine ağrılara ve idrar sıkışmalarına maruz kalıyordum. Dördüncü seanstan sonraki tüm seanslar bu şekilde devam etti. 6. seans sonrası yine Levent Hocaya kendimi iyi hissetmediğimi, o an için iyi olsamda dört gün sonra boşalma sonrası yine ağrılarımın devam edeceğini hissettiğimi söylediğimde bana 1 ay sonra kontrole geleceğimde ağrılar ve problemlerin devam etmesi halinde 7. seansı da yapacağımızı söylemişti. Öyle de oldu 1 ay sonra 7. seansa gittim.

Burada bir dipnot gireyim. 6. ve 7. seans arasında evlendim arkadaşlar. Bu bilgi bir çok arkadaş için gereksiz gibi gözükse de, bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan ve çekinen arkadaşlar için yazıyorum bunları. Arkadaşlar korkmayın. Bu hastalık sebebiyle sertleşme probleminiz mi var. O zaman cialis kullanırsınız, lifta kullanırsınız bir şekilde zamanı kurtarırsınız. Kullandığınız halde devam mı ediyor? O zaman 5 mg değil de 10 mg, yetmediği yerde 20 mg kullanırsınız. Ağrılarınız mı var, ağrı kesicinizi atar, sıcak su oturma banyosu yöntemini uygularsınız. Onu da mı yapamıyosunuz, sıcak su torbalarını kasıklarınıza yerleştirirsiniz. Bol su içerek vücuttaki fazla iltihabı atarsınız vs. Arkadaşım bu senin evlenmen için problem değil. Eşiniz hastalığınızı bilirse ve size desteçi olursa, işte o zaman bu hastalığı o kadar rahat atlatırsınız. Bu hastalık sebebiyle evlilikten korkan arkadaşlar için söylüyorum. "KORKMAYIN"

Velhasıl 7. seansa da girdim. Ama durumlar halen aynıydı. Değişen çok fazla bir şey olmadığını hissediyordum. Ancak burada kesinlikle Levent Hocayı ve tedavi yöntemini eleştirmiyorum. Çünkü ben her ne kadar o dönemde bu tedavinin etkisini minimum düzeyde hissetmiş olsam da yaklaşık 3-4 ay sonra bu forum sayesinde tanıdığım, ve kendisinden tedavi gördüğüm Zafer OYMAN Hocaya tedavi sürecimi detaylı bir şekilde anlattığımda ve kendisine prostat sıvısı örneği verdiğimde, sıvı içerisinde bulunan lökosit seviyelerimden yola çıkarak, Levent Hocanın tedavi yönteminin belirli oranda işe yaradığını, az miktarda da olsa halen iltihabımın bulunduğunu belirtti. Levent TÜRK Hocadan da ve özellikle Zafer OYMAN Hocadan da Allah razı olsun. Levent Hocanın enjeksiyon tedavisi olmasaydı, özellikle Zafer hocanın ilgisi alakası, tedavi yöntemi olmasaydı, bu yazının başlığında size "İYİLEŞTİM" yazıyor olamazdım.

Şimdi tedavi sürecimin sonu olan Zafer OYMAN Hoca ve tedavi yöntemlerini anlatıyorum. Zafer Hoca, öncelikle makattan parmakla prostata baskı yaparak, penis içerisinden gelen prostat sıvısının tahlil sonuçlarına ve idrar tahlilinin sonuçlarına göre bir teşhis koyarak tedaviye bu şekilde başlıyor. Özellikle Zafer Hocanın tedavide önemsediği nokta prostat sıvısındaki lökosit miktarını minimuma düşürmek. Benim lökosit miktarım 10-12 arası çıkmıştı. Bu lökosit miktarına göre Zafer Hoca "az miktarda iltihabımın bulunduğunu söyledi, 2 tane antibiyotik yazdı, biri iğneydi ve 5 gün boyunca her gün 1 adet olmak üzere yaptırdım. Diğeri de haptı. Onu da sabah 2 akşam 2 olmak üzere günde 4 tane 2 hafta boyunca kullandım. (Arkadaşlar ilaçların adını malesef hatırlamıyorum.). Zafer Hoca yazdığı bu ilaçların haricinde, kesinlikle ayakları üşütmemem gerektiğini, haftada 2 defa boşalmam gerektiğini, mümkünse sıcak su oturma banyosu yapmamı, mümkün değilse kasıkları sıcak su torbasıyla sıcak tutmamı, acı baharat yemememi, alkol tüketmememi söyledi. Dediği herşeye uymam halinde Allahın izniyle 1 ay içinde bu hastalığı tamamen bitirceğimizi söyledi. Ve aynen de dediği gibi oldu. 1 ay sonunda kontrole gittiğimde prostat sıvımdaki lökosit miktarı 1-2 'ye düşmüştü. Zafer Hoca iltihabın tamamen kuruduğunu söyledi. Ancak ben, Zafer Hocaya penisimin halen aynı bölgesinde eskiye nazaran daha hafiflemiş bir ağrı kaldığını söylediğimde, ağrıların zamanla geçeceğini, merak etmemem gerektiğini söyledi. Ağrılarda her geçen gün biraz daha fazla azalma hissediyorum. Ancak hocaya sertleşme problemimden yine bahsettiğimde kanımdan testeron ölçümü yapıldı. Yaşım itibariyle olması gereken testesteronun yarısı kadar bir değer çıktı. Bu gerçekten çok düşük bir değermiş. Zafer Hoca sağolsun şuan için bir ilaç kullanıyorum. Eğer düzelmezse farklı bir ilaca geçerek bu problemi de aşabileceğimizi söyledi. Arkadaşlar Zafer Hocayla bu son görüşmemiz, şuan size bu yazıyı yazdığımdan tam 1 hafta önceydi. Ve 3 hafta sonrasına yine randevum var. Testeron ve peniste kalan ufak ağrıyla alakalı bir gelişme olursa yine burdan yazarım. Şuan için kendimi çok iyi hissediyorum. Ayrıca idrar sonrası ve boşalma sonrası penisi sildiğimde koyu renkli tüy benzeri o maddeyi bu tedaviden sonra bir kere çok küçük şekilde gördüm. Tedavi sonrası neredeyse tamamen yok oldu diyebilirim. Bu yazıyı bu kadar uzun ve detaylı yazmamın sebebi, ben de hastalığımın prostatit olduğunu, yukarıda ismini verdiğim hocaları, bu forum sayesinde buldum ve bu forum olmasaydı şuan bu hastalığım ile alakalı ne bu kadar detaylı bilgi sahibi olabilirdim, ne de isimleri geçen bu hocaları bulabilirdim. Bu forumu kim kurduysa ve kimler hastalığıyla alakalı birşeyler paylaşarak daha önceden bizleri aydınlattıysa Allah razı olsun. İnşallah benim de bu yazıyı okuyanlardan birilerine bir faydam dokunur. Umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. Şifası olmayan bir hastalık değil. Sadece zor bir hastalık. Ama yenmesi imkansız değil. Allah hepimize şifalar nasip eylesin. Sağlıcakla kalın arkadaşlar.

.